Ekonomik ve toplumsal dönüşümlerin yapı taşı olarak insanlık tarihinin önemli dönüm noktalarını oluşturan sanayi devrimleri,18. Yüzyıldan itibaren belirleyici kilometre taşları olarak karşımıza çıkmaktadır. Buhar makinesinin icadıyla başlayan sanayi devrimi, bilimsel ve teknolojik paradigmalardaki gelişmelere dayanır ve toplumun da katılımını gerektirir.
Nitekim, her bir sanayi devriminin ardından toplumlarda endişeler de gün yüzüne çıkar, aynı şuan bizi 5. Endüstriyel döneme yaklaştıran inovasyon araçlarında olduğu gibi. Feodal toplumdan kapitalist topluma, ardından da hizmet toplumuna sürükleyen söz konusu devrim süreçleri şimdi hizmet toplumunu nasıl etkileyecek? Günlük sohbetlerde sıkça sözü edilen “yapay zeka hepimizi işsiz bırakacak” paradigması gerçekleşecek mi?
5. endüstriyel devrimin kapılarını aralayacak teknolojiler arasında; yapay zeka, kuantum bilişim sistemleri, bio-mühendislik, artırılmış ve sanal gerçeklik, yeni nesil enerji sistemleri yer alıyor.
Peki bu teknolojiler iş olanaklarını ve istihdamı nasıl etkileyecek?
Ileri tarihli araştırma ve öngörü raporlarını incelemeden önce geçmiş tarihli raporlara bakmayı seviyorum. Bir nevi “ne düşünmüşüz, neler olmuş” ya da “bakalım haklı çıkmış mıyız” analizi… Iş fırsatlarını ve piyasa dönüşümlerini anlamak için Dünya Ekonomi Forumu tarafından yayımlanan İşlerin Geleceği (Future of Jobs) raporları çok güzel bir kaynak.
2018 tarihli raporda 4. Endüstriyel devrimden bahsedilirken, 2025 tarihli raporda 5. Endüstriyel devrime geçilmiş olmasıyla artık insan kapasitesini karşılayan fakat makine düzeyinde verimlilik sağlayan bir geleceğin beklendiği ifade edilmiş.
2025-2030 öngörülerinde tabiki başı yapay zeka çekiyor. Ardından robotik sistemler ve enerji dönüşümleri geliyor. Yeni teknolojilerin sürdürülebilir olması adına enerji dönüşümlerinin çok önemli olduğunun altını çizmemiz gerekiyor çünkü gereken enerji kaynaklarının bulunmaması halinde aslında yapay zeka kapasitesi enerji kapasitesiyle doğru orantılı olacak. Bu yüzden de geçtiğimiz günlerde OpenAI’ın CEO’su Sam Altman’ın ifade ettiği gibi çip ve altyapı üretimi önemli ama işin sonunda her şey enerji kaynağına dayandığı için uzun vadeli yatırımlarda enerji önemli bir yapıtaşı olacak. Nitekim, otonom ve elektrikli araç uzmanları da dahil olmak üzere yeşil enerji dönüşüm uzmanları, çevre mühendisleri, yenilenebilir enerji mühendisleri de en hızlı büyüyen 15 istihdam roller arasında yer alıyor.
Meslek grupları olarak artış gösterecek istihdam ihtiyaçları arasında Büyük Veri uzmanları, Fintech mühendisleri ve yapay zeka öğrenme uzmanları yer alırken, düşüş gösterecek hizmet alanları arasında kasiyerler, idari asistanlar ve muhasebeciler geliyor.
Otomasyon sistemlerin dahiliyetinin artmasıyla beraber yeni iş modellerinin çok daha yaygınlaşacağına dair öngörüye dayalı olarak, en azından 2030 senesinde insan dahiliyetinin ortadan kalkmayacağı fakat robotik sistemler sayesinde iş yapış sürelerinin kısalacağını söyleyebiliriz. Dolayısıyla çoğu mevcut iş pozisyonu için şimdilik bir “dönüşüm” süreci bizi bekliyor ama ilerleyen yıllarda ihtiyaçların çok daha kökten değişeceğini göz önünde bulundurarak kişisel kariyer yolculuklarının gözden geçirilmesinin zamanının geldiğini belirtebilirim.”
Burcu Tümer