PKK’nın silahlı mücadeleye son verdiğini açıklamasının ardından Türkiye siyasetinde yeni bir döneme girildi. Kamuoyunda, bu kararın ardından atılacak yasal ve idari adımların içeriği ve kapsamı merak konusu oldu. Sürecin hem güvenlik hem de hukuki boyutlarıyla yönetilmesi beklenirken, özellikle Meclis gündemine taşınacak yasal reformların içeriği önem kazanmış durumda.
Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) ile DEM Parti, Kurban Bayramı sonrası gündeme alınması planlanan 10. Yargı Paketi kapsamında, bazı düzenlemeleri hayata geçirmeyi hedefliyor. Bu paketin; hasta ve yaşlı tutukluların tahliyesi, cezaevi gözlem kurulu kararlarıyla infazı uzayanların durumu ve Covid-19 izni kapsamında tahliye edilmiş tutukluların durumunu da kapsayacak şekilde genişletilmesi gündemde. Ayrıca, PKK üyelerinin geri dönüşlerinin hukuki zemine oturtulması yönünde yeni düzenlemeler tartışılıyor.
DEM Parti, sürecin toplumsal kabulünü sağlamak ve demokratik siyaseti güçlendirmek adına tüm siyasi partileri sürece dahil etmeyi amaçlıyor. Bu kapsamda, yasal düzenleme gerektirmeyen konularda siyasi tutuklulara ilişkin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) ve Anayasa Mahkemesi (AYM) kararlarının uygulanması da parti tarafından dile getirilen başlıca talepler arasında yer alıyor. DEM Parti ayrıca, Abdullah Öcalan'ın cezaevi koşullarına ilişkin bazı idari adımların da kısa vadede atılmasını bekliyor.
Kayyum uygulamalarına ilişkin düzenlemeler de gündemdeki önemli başlıklardan biri. DEM Parti, görevden uzaklaştırılan belediye başkanlarının yerine kayyum atanması uygulamasının sona erdirilerek, bu yetkinin belediye meclisine devredilmesini öneriyor. AKP ise, mevcut uygulamaların sürdürülmesinden yana tavır alıyor. Bu konuda siyasi partiler arasındaki görüş ayrılığı sürerken, sürecin nasıl şekilleneceği belirsizliğini koruyor.
Tüm bu gelişmelerin ışığında, Meclis çatısı altında yeni bir komisyon kurulması önerisi de tartışılıyor. Bu komisyonun, tüm partilerin temsil edildiği özel statüye sahip bir yapı olması ve sürecin hukuki altyapısının oluşturulmasına katkı sunması planlanıyor. Ancak bazı parti temsilcileri, bu yapının mevcut siyasi kutuplaşma ortamında düzenlemelerin gecikmesine neden olabileceği uyarısında bulunuyor. Sürecin ilerleyişi, siyasi aktörler arasındaki müzakerelerin sonucuna göre şekillenecek.