Gezi Parkı protestolarına ilişkin yürütülen davalar kapsamında, oyuncular Halit Ergenç ve Rıza Kocaoğlu hakkında “yalan tanıklık” suçlamasıyla açılan davanın ilk duruşması İstanbul 24. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Her iki sanatçı, iki ila dört yıl arası hapis istemiyle yargılanıyor.
Sanatçılar, 2013 yılında yaşanan Gezi Parkı protestolarına dair açılan ve menajer Ayşe Barım’ın da yargılandığı dosyada tanıklık yapmıştı. İddianamede, Ergenç ve Kocaoğlu’nun Gezi davası sanıklarından Memet Ali Alabora ile ilişkilerine dair verdikleri ifadelerde çelişki olduğu iddia edildi. Sanatçılar, Alabora’yı yalnızca mesleki çevrelerinden tanıdıklarını ve olaylarla bağlantılarının bulunmadığını beyan etmişti.
Ancak savcılık makamı, söz konusu beyanları çürütmek amacıyla HTS kayıtlarına atıfta bulundu. Bilgilere göre, 2013 yılında Ergenç ile Alabora arasında 12 kez telefon görüşmesi ya da mesajlaşma gerçekleştiği; aynı dönemde Alabora’nın Kocaoğlu’nu da aradığı ileri sürüldü. Ayrıca Alabora ile Kocaoğlu’nun protestolar sırasında birlikte yürürken çekilmiş fotoğrafları da delil olarak sunuldu.
Soruşturmanın merkezindeki menajer Ayşe Barım hakkında ise “Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım” suçlamasıyla 30 yıla kadar hapis isteniyor. Şubat ayında tutuklanan Barım’ın yargı süreci devam ederken, Ergenç ve Kocaoğlu’nun tanıklık ifadelerinin doğru olup olmadığına dair değerlendirme bu davaya da etki edebilir.
Gezi Parkı protestoları nedeniyle açılan ana dava sonucunda, iş insanı Osman Kavala ağırlaştırılmış müebbet, diğer yedi sanık ise 18’er yıl hapis cezası almıştı. Yurtdışında bulunan Memet Ali Alabora, Can Dündar, Pınar Öğün gibi isimlerin dosyaları ise ayrılmış durumda.
Sanatçılara yöneltilen “yalan tanıklık” suçlaması, kamuoyunda geniş yankı uyandırırken, davanın hem hukuki hem de toplumsal etkileri önümüzdeki süreçte daha da tartışılacağa benziyor.